Berlin gece hayatı, partilemeyi sevenleri oldukça heyecanlandıran bir konu, zira partilemek için en doğru şehir olduğunu gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz. Yasaklara meydan okuyan şehrin gece hayatı, popüler kültür klişelerine karşı duruşunu oldukça net bir şekilde ortaya koymuş durumda.
Hal böyle olunca, bu sıra dışı kulüpler birçok insan tarafından merak ediliyor ve insan seline maruz kalıyor. Kulüp kapılarında içeri girmek uğruna saatlerce bekleyebilirsiniz baştan söyleyelim. Üstelik 2-3 saat beklediniz diye kimse sizi kapılarda karşılamıyor, tam tersi oldukça zorlu bir sınava alıyorlar sizi. Bu sınavın detaylarını yazının ilerleyen bölümlerinde detaylıca paylaşacağız.
Günün her saati raks etmek icin mübah! Cuma akşammış, cumartesi sabahmış fark etmiyor. Cuma girip Pazartesi öğlene kadar programı olan yerler var. Berlin‘e gitmeden bakın tabii ne varmış ne yokmuş listede.
Berlin gece hayatını güzel övdük ama herkese göre değil onu da baştan belirtelim. Her şeyin bir sınırı olmalı canım diyenlerdenseniz, bu kulüplerden hoşlanmayabilirsiniz. İnsanlar aynı mekanda cumadan girip pazara kadar nasıl partiliyor diye merak edenlerdenseniz kesinlikle denemeye değer diyoruz. Müdavimleri için zaten bir şey diyemiyoruz 🙂
Berlin Gece Hayatı Kuralları
Öncelikle, Berlin’deki bütün kulüplerin ortak paydası olan Adap-ı Muaşeret Kurallarından bahsedelim. Az önce Berlin gece hayatı kurallara karşı dedik ama bu kuralsızlık içinde de bir düzen oturmuş biz söylemiş olalım.
- BAKMA, ŞAŞIRMA – Etrafınızda sıra dışı giyinmiş ya da bol piercingli insanlar olabilir bakmayın, şaşırmayın. Çevrede olan biteni incelediğiniz fark edilirse içeri girebilmek için hiç şansınız yok. Sadece kendinizle ilgileniyor olmanız ve kendiniz olmanız gerekiyor.
- Başkası Olma Kendin Ol – Sanmayın ki zorlama kıyafetler ve garip makyajlarla alternatif olup içeri girebilirsiniz. Bu sistem Berghain’da işlemiyor. Altın kural önce kendinizi kandırmayın.
- Bouncerlara Saygı – Bouncer, doorman yani kapıdaki görevlilere saygılı olmak altın niteliğinde bir kural. Güneş gözlüğünüz varsa lütfen çıkarın, göz kontağı kurmak önemli. Telefonunuza sakın bakmayın. Yüksek sesle konuşmayın sağınızdaki solunuzdakilerle konuşmayın, mümkünse hiç konuşmayın. Sorulan sorulara tüm ciddiyetinizle cevap verin ama kendinizi aşırı da kasmayın. Yani kısacası saygılı olun, hepsi bu.
- Dress Code is no dress code, casual, drag queen değilseniz topuklu hiç ama hiç tercih edilmiyor. – Kıyafet konusu hem çok zor hem çok kolay. Yani aslında içinde kendinizi rahat hissettiğiniz herhangi bir şey giyebilirsiniz ya da giymeyebilirsiniz. Berlin gece hayatında en önemli kurallardan.
- Zorluk şuradan kaynaklanıyor sıra dışı bir yanınızın olması gerekiyor. Bunun en kolay yolu tamamen siyah giyinmek olabilir ama bazı durumlarda yeterli olmayabiliyor. Tekrar belirtelim topukludan ve kokoş çantalardan aman uzak durun. Çarpıcı aksesuarlar kullanmak işinizi kolaylaştırabilir aklınızda bulunsun, hızma, file çorap gibi.
- Kimin çalacağını bilin kapıda mini quiz var – İşte kapıda karşınıza çıkabilecek soruların bazıları. Bu arada soruları cevaplaması için tek bir kişi seçin önceden aranızda anlaşıp, hep bir ağızdan konuşursanız yandınız. Her ne kadar sözcüyü seçmiş olsanız da yine de size özel soru gelebilir, hazırlıklı olun.
- **PS: Daha önce buraya geldiniz mi? Evet diye cevaplamak iyi oluyor bu soruyu. Hemen arkasından mekanın içiyle ilgili sorular gelebiliyor. “Ve tabiki hangi DJ için geldiniz?” sorusu için önceden çalışmış olmanız gerekiyor ki düşünmeden net bir şekilde cevabınızı verin. Özel bir parti varsa konsepti mutlaka bilmek gerekiyor.
- Bu arada kıyafet için o kadar dil döktüm. bizim giydiğimiz kıyafetleri de aşağıdaki fotoğrafta paylaşayım haksızlık olmasın.
- Kalabalık gruplar halinde içeriye girmeye çalışmayın – 2 kişiden fazla olmak kapıda pek makbul olmuyor. Kalabalık bir grupsanız da birlikte olduğunuzu belli etmeyin hatta mekanın çevresine yaklaşırken hemen parçalanın. Grubun bir kısmı girip diğer kısmı giremezse yapabileceğiniz hiçbir şey yok, giren arkadaşlara iyi eğlenceler dilemekten başka.
- Genelde bütün kulüplerde fotoğraf çekmek yasak. Asla ve asla yeltenmeyin bile, kapıyı boylarsınız. Görmezler demeyin, gören biri gidip kapıya şikayet edebilir. Herkesin özel hayatına saygılı olmakta yarar var.
“Yaaaa kardeşim uğraştırma bizi işte”, “paramızla rezil oluyoruz” gibi söylemleriniz varsa sizi aşağıdaki yazımıza alalım:
Berlin Gece Hayatının En İyileri
Yukarıda yazdıklarımıza rağmen, Berlin’de partilemek fikri sizi hala heyecanlandırıyorsa, buyurunuz Berlin gece hayatının en iyileri.
1. Berghain
Berghain, Berlin gece hayatı listesinin ilk sırasında. Eminiz herkes için sürpriz oldu. Dünya’nın en iyi gece kulüplerinden bir tanesi, hatta en iyisi diyebiliriz. Berlin’e geldiğinizde, gelmeden, geldikten sonra adını defalarca duyacağınız kulüp kendisi. Berghain hakkında yüzlerce bilgiye internetten ulaşabilirsiniz. Özellikle girişteki katı kapı politikası sebebiyle ağır bir şekilde eleştirilen ama bir şekilde asla vazgeçilemeyen gece kulübü olarak ün salmış durumda.
Bakınız Swen, Berghain’in en meşhur güvenlik elemanı, senelerce Berghain da içeriye kimin girilip kimin girilmeyeceğine şöyle bir göz ucuyla bakıp karar verdi. Nitekim son 1 senedir kendisini sadece 1 kez gördük, sanat ile ilgilendiğini söylüyorlar. Şöyle giyin, böyle marjinal ol, şöyle bakma böyle bak (yukarıda bahsetmiştik) ama Berghain için hiç bir şey belli değil arkadaşlar. Neye göre alıp almadıklarını gerçekten bilmiyoruz. O an kapıdaki görevlinin tamamen o anki kararına bağlı.
Yine de Berghain için naçizane tavsiyelerimizi merak ederseniz.
- Kapıya yaklaştığınızda sessiz ve cool olun ( İdil de çok aman bunlara artist mi gözükeceğim ben neysem oyum ayakları yaptı ama siz yapmayın sonra tıpış tıpış eve dönerseniz)
- İçeri girince sevincinizi çok belli etmeyin, sakin olun! İnsanın içinizden x şarkısını takıp göbek atmak gelse de cool olun!! Zaten içerde dans etmekten bacaklarınızı hissetmeyeceksiniz.
- Genelde herkes siyah giyiniyor. Renkli giyinirseniz almıyorlar gibi bir durum yok ama riskli tabii.
- Gitmeden psikolojinizi uzun bir kuyrukta beklemeye hazır olun, 3 saat beklediğini söyleyenler var. Berlin’in soğuğunu da kattınız mı o kuyruk tam bir travmaya dönüşebiliyor. Ya 1 saattir bekliyorum şimdi buradan çıkılmaz diye 1 saat daha bekliyorsunuz. En sonunda soğuk, somut sızlayan bir acıya dönüşüyor bedeninizde. Bilmiyoruz düzgün tarif edebildik mi.
- Bu noktada güzel bir tavsiyemiz var. Berghain’in en guzel vakti Pazar günü. Pazartesi öğlen 1’e kadar açık olan kulübün en en güzel zamanı Pazarları, çünkü bizim gibi turistlerin en az geldiği gün o zaman. Genelde Pazar gündüz sabah 10-12 arası veya akşamları 10 civarı sıra olmuyor.
- Reddedilirseniz de çok üzülmeyin, neden diye asla sormayın. Doğru Sisyphos ya da Kater Blau’ya.
Not: Şu diyalogu duymanız olası: – İçeriye giremezsiniz – Neden? – Çünkü ben öyle diyorum
Son olarak Berghain için
1- Hayatınızda hiç böyle eğlenmediniz.
2- Tabi içeri girerseniz.
Hadi diyelim girdiniz:
Eski kocaman bir fabrika düşünün, bildiğin fabrika nasıl olursa öyle. İçeride 2 ana sahne var, birinin adı Panaroma, diğeri Berghain. Panaroma daha yumuşak, Berghain gümbür gümbür. Kulakcıklarınız acırsa bardan ücretsiz kulaklık isteyebilirsiniz. Yazları bahçeyi de açıyorlar.
Söyleyeceklerimiz bu kadar 🙂
2. Sisyphos -Kater Blau
Bergahin’da bir fetişllik vardır arkadaşlar ama burası daha çok ‘normal’ insanların gittiği yerler diyebiliriz. Berlin’in normali yalnız dikkatinizi çekeriz. Türkiye ile kıyaslamayın asla.
İkisini de yaz aylarında giderseniz Berlin’e özellikle tavsiye ediyoruz. Sisyphos’un güzel bir bahçesi var, 3 odası var fakat yazları bahçeyi de dördüncü oda yapıyorlar. Kater Blau, nehir kenarında, yazları Sisyphos gibi open air partileri meşhur. İçeride 2 odası var. Radyosuna biraz takılıp gidin deriz.
İçeriye giriş konusunda en garanti yerlerden. Kapıda kesin daha önce geldin mi diye sorarlar. Geldim ya geçen sene Acid Pauli’ye geldim diyebilirsiniz. 3 ayda 1 Kater’de çalar kendisi:)
Acid Pauli & Selda Bagcan:
https://soundcloud.com/catwalkz/selda-bagcan-katip-arzuhalim-remix-featacid-pauli-jamie
https://www.youtube.com/watch?v=E9JF1nk9n-o
3. KitKat
Bilemiyoruz fetiş kulüplere olan ilginizi fakat KitKat gercek bir fetiş kulüp. Pantalonla içeriye giremeyecğiniz kadar, kapıda giyebilirsiniz ama içeride çıkaracağınızı söylemeniz gerekiyor. Bunun dışında kostüm partileri, üstsüz günler, deri kıyafet günleri gibi konsept partiler de oluyor.
4. Mensch Meier
Burası için lokal Berghain diyorlar. Berghain o kadar ünlü ki gerçekten Berlin’e gezmeye gelenler turistik gezi gibi aaa hadi Berghain’ı da görelim kafasına girebiliyor. O sebeple Cuma pek tavsiye etmiyoruz sizler. Fakat Mensch Meier her daim lokal. Solcu olan bu kulüpte giriş politikası yok, herkesi alıyorlar genelde ama kitlesi de belli. İçeride 3 oda var.
İlginç bir şekilde hip hop ve pop çalan 2 odasının haricinde elektronik çalan odası bayağı iyi. Mensch Meier’in Berlin’in en iyi gece kulüpleri listesinde olmasinin nedeni hep güzel DJlerin çıkması ve içerideki insanların gerçekten çok kibar ve tatlı olması!
5. Griessmuehle
Genelde bütün Berlin gece hayatında mantık aynı. Tabii her kulübün bir bir müdavimi var ama yine de buradaki insanlar o hafta nerede sevdikleri DJ çalıyorsa oralarda takılıyorlar.
Griessmuehle’nin müdavimleri mesela ayda bir düzenlediği gay partisi Coctail Amor’da ortaya çıkar. Bir de, Idil Nisan’da Konsequent Record’un bir etkinliğine katılmış, anlata anlata bitiremiyor. Özellikle Maral şahane imiş!
6. Watergate
Berlin gece hayatının Reina’sı desek çok ayıp olacak galiba. Biraz turistik diyelim. Tabi güzel DJler çıkmayacak diye bir şey demiyoruz. Kitle biraz daha farklı diğer kulüplere göre, daha alışılageldik denebilir. Rahat bir ortamda iyi müzik dinlemek istiyorsanız ve sınırlarımı bunun için çok zorlamak istemiyorum diyorsanız Watergate en ideali. Nehir kenarında havalı bir kulüp, iyi DJler dinlemek için doğru adres.
Berlin Bonus Gece Kulüpleri
Diğer tavsiye edebileceğimiz kulüpleri aşağıda sıraladık
- About Blank: Berlin’in solcu kuluplerinden. Pornceptualleri çok meşhur, ama pek iyi yorumlar duymadık. Onun dısında genelde sağlamdır.
- Tresor: Dile kolay 25 yıl önce açılmış bu kulüp. Tam bir underground. Berlin duvarı yıkıldığı sıralar, doğu ile batının birleştiği yere yakın olan bir mekan, farklı dünyaların insanlarını bir araya getirmiş, zamaninda.
- Rummels Bucht, ve Ritter Butzke de fena degildir.
- Club der Visionaere: Nehir kenarında içkimi içeyim, yakışıklıları keseyim ve öyle müzikle sallanayım derseniz güzel yer ama kulüp değil işte.
- BONUS: Berlin gece hayatına balıklama atlayıp partilemeye bahane çok. 1 Mayis’ın anlam ve önemini es geçmemekle beraber, sahane DJler setlerin sokaklara taştığı bu günde mutlaka Berlin’de olmanızı tavsiye ederiz. Onu takip eden Carnaval de Culture ve Fête de la Musique de her köşede güzel müzik dinleyebileceğiniz harika sokak partilerinden.
- BÜYÜK BONUS: Fusion! Berlin ile Hamburg arasında her sene düzenlenen güzeller güzeli festival! Idil bu senekine katılıyor, eğer oradan canlı çıkabilirse belki buraya bir link gelir.
Euro bu kadar yükselmişken eğer Avrupa’ya gidemiyorsanız da, aşağıya İstanbul için bir yazı bırakalım:
Hadi gözünüz ve yolunuz açık olsun
İdil Şerifoğlu
Melike Yaka
Gerçekten güzel bir yazı olmuş, ben kitkat’a girebilmiş bir insan olarak, içerisi tam bir ütopya, herkes kendi halinde eğlencesinde ve en önemlisi saygılı ! Ben bir kadın olarak o kadar rahat hissettim ki, gerçekten bu müzik sizin ruhunuzu besliyorsa Berlin şart!! Bu arada tavsiyeler doğru, gerçekten içeri kıyafetli girebilmek şans ?