Adatepe, Kazdağları’nın yamacında bulunan, sizi doğaya aşık eden, huzur veren sevimli bir kasaba. Zeus Altarı’nın biraz kuzeyinde bulunan bu sessiz sakin köy, kimisine sıkıcı gelebilir ancaktaş evli sokaklarda gezinip kafa dinlemek için birebir. Adatepe gezilecek yerler rehberimizle birlikte İstanbul’a yakın kaçamak yapmak istiyorsanız aşağıdaki yazımızı da okuyabilirsiniz.
İstanbul’a Yakın Gezilecek Yerler
” O akşam terasta uzun yıllardır görmediğim Samanyolu, Çoban Yıldızı ellerimin arasına gelmeye karar vermişlerdi belli ki…
Öyle döküldü yıldızlar gökten…
Ege’nin orta yerinde kiremit rengi gizli bir toprak bizi sardı…
Geçmişten bugüne rüzgarlarını taşıdı Selçukluların, Midilli’nin Rumlarının… gidenlerin ve kalanların..
Bizimse Adatepe’ye ilk gelişimizdi… “
Adatepe’ye Nasıl Ulaşılır?
Adatepe gezi rehberine nasıl gidilir sorusuyla başlayalım istedik.
- Adatepe’ye kendi arabanız ile varmak isterseniz, iki seçeneğiniz var;
Bunlardan ilki, İstanbul’dan Bursa – Balıkesir üzerinden Küçükkuyu / Çanakkale’ye ulaşıyorsunuz. Adatepe ise Küçükkuyu merkeze 5 dakika mesafede yer alıyor. Yolculuk tahminen 4 buçuk saat sürüyor. Bu rotada Osmangazi Köprüsü’nden geçilerek gidildiği için ek bir köprü ücretini de göz önüne almak gerekiyor.
Bir diğer yol olan Tekirdağ üzerinden gitmek isterseniz, feribot ile Çanakkale üzerinden Adatepe’ye ulaşmak mümkün, ancak bu yolun 6 saat sürmesi ile ilgili sizleri uyarmalıyım:)
- Araçsız seyahat ediyorsanız,
Adatepe’ye ulaşmak için İstanbul’dan Küçükkuyu otobüslerine binmeniz yeterli, pek çok otobüs firması bu hatlarda hizmet vermekte. Günlük sefer sayısı yaklaşık 35 olup, Küçükkuyu’ya otobüs ile seyahat yaklaşık 7 buçuk saat sürüyor. Tek yön otobüs biletleri ise 110TL-130TL arasında değişiyor.
Küçükkuyu’da indiğinizde ise servis ya da taksi ile Adatepe’ye ulaşabilirsiniz.
Adatepe’de Konaklama
Adatepe seyahatinizi planlarken köy içindeki butik otellerden birini tercih edebilirsiniz, bununla birlikte bölge Küçükkuyu ve Kayalar Köyü’ne de oldukça yakın olduğu için tatiline deniz ve kumu da eklemek isteyenler için konaklamayı bu noktalara taşımak mümkün.
Ancak, ben Adatepe’de gezilecek yerlere yakın olacağım derseniz, köyde bulunan otellerden bazıları, Adatepe Butik Otel, Hünnaphan Butik Otel, Mavras Taş Odalar, Zeushan Butik Otel, Adatepe Ida Blue Hotel. Gecelik 380TL-530TL arası fiyatlar değişebiliyor, özellikle tatil dönemleri yer bulabilmek için önceden rezervasyon yapmak gerekiyor.
Bu otellerden bazıları (mesela Hünnaphan Butik Otel) havuz imkanı sunarak Adatepe’nin nispeten denize uzak konumunun dezavantajını azaltıyor.
Alternatif Konaklama Alanları
Özellikle eşsiz manzarayı modern mimari ile kucaklamaktan hoşlananlar için Kayalar Köyü üzerindeki kiralık evler de farklı bir alternatif oluyor.
Eğer görsel olarak muhteşem manzaraya ek olarak doğa ile iç içe bir konaklama isterseniz Adatepe’ye 20 dakika mesafede bulunan Ayvacık bölgesinde yer alan sayısız kamp alanlarından birini tercih edebilirsiniz.
Kamp alanlarından bazıları; Doğa Kamp, Serenay, İda Garden, İnci, Balkes Bungalow, Zeus, Poseidon, Zeytindalı. Türkiye’de yeni yeni trend olmaya başlayan Glamping akımına kapılmak isterseniz Ayvacık’ta bir kaç alan bulmak mümkün.
Nedir Glamping? Glamping ingilizce “glamorous” ve “camping” kelimelerinin birleşiminden oluşuyor. Lüks bir çadır tatili olarak dünyada da Tanzanya’dan Ürdün’e pek çok ülkede tercih edilen Glamping deneyimini yaşamak isterseniz Mavizeytin ya da Kozluyalı’yı deneyebilirsiniz.
Eğer okumadıysanız şu yazımızı da okuyabilirsiniz: Türkiye’de En Güzel Kamp Alanları
Adatepe’de Gezilecek Yerler – Gezi Rehberi
Adatepe, konumu dolayısıyla hem doğa gezisi için hem de tarihi geziler için çok uygun konumda. Dolayısıyla Adatepe’de gezilecek yerler de civar yerleri kapsıyor. İster Adatepe’de ister Ayvacık’ta konaklayın Adatepe’de görülmesi gereken yerlere mutlaka uğrayın.
ZEUS ALTARI
Herkül izleyerek büyümüş bir nesil için tüm mitolojik kahramanların sanıyorum bendeki gibi ayrı bir yeri vardır. Zeus Altarı sizlere mitolojinin tüm masallarını hissedebileceğiniz tanrıların mekanı olan İda Dağı’nı görme sansı sunuyor.
Küçükkuyu merkeze araba ile 5 dakika mesafede Zeus Altarı girişini göreceksiniz. Motorlu taşıtlara kapalı olan yürüyüş yolunun girişindeki 790m yazısından tedirgin olmadan hafif tırmanışlı bu yola başlayın. Terlik yerine spor ayakkabı tercih ederseniz yürümek daha kolay oluyor.
Yürüyüşe başladığımızda yerde tezgah kurmuş başında bekleyen sevimli çocuklar, “yolunuz uzun su alın bence” diyerek tüm sevimlilikleri ile ticaretin genç adamları olduklarını ilan edecekler:)
15 dakika süren yolun sonunda, sağınızda bir dilek ağacı (olmasını istediğiniz şeyler için beyaz bir kumaş götürmekte fayda var 🙂 karşınızda ise son tırmanmanız gereken basamakları göreceksiniz.
Yürüyüşe başladığınız anda ege topraklarında olduğunuzu hissettiren o zeytin ağaçları, Zeus Altarı’na çıkarken dikenli sık iğneli ağaçlara bırakıyor kendini. Güzel kokulu bir gölge yaratıyor ziyaretçilerine.
Büyük oyuklu bir kaya görünümündeki sunakta, Homeros’un İlyada Destanı’na da konu olan bu tepede Zeus’un ilk kez Hera’ya burada aşık olduğu ve bu tepeden Truva savaşını yönettiği rivayet ediliyor. Tarih bir kanıt olmasa da Destan’da adı geçen Gargaros Tepesi’nin burası olduğuna inanılıyor.
Zeus Altar’ı ( bazı metinlerde Sunağı olarak da geçiyor) Adatepe köyü ile karşı karşıya aynı denize bakan iki komşu gibi. Boydan boya Edremit kıyılarının görülebildiği tepe eşsiz bir manzara sunuyor.
ADATEPE KÖYÜ
Zeus Altarı’ndan dümdüz ilerlediğinizde taşlık yol sizleri bir köy meydanına çıkarıyor. Bir yamaca kümelenmiş tüm şehirleşmeden uzak kalmış Adatepe Köyü. Adatepe, Midilli’den Roma’ya, Osmanlı’ya pek çok medeniyetin izlerini miras alarak günümüze korunarak gelebilmiş ender yerleşkelerden.
Midilli’den gelen Rumların ve Türklerin Adatepe’deki varlığı beraberinde iki farklı mimariyi ortaya çıkarıyor. Evler de iki kültürde türk ve rum tipinde görünüyor.
Yıllar içinde Rum kültürünün eklenmesi ile bugünkü Türk – Rum karma yapısına kavuşmuş, doğal taşlardan yapılan evlerde iki farklı mimari bu çok kültürlü yapının bir ispatı olmuş. Mübadele ile köydeki Rum kesimin büyük oranda ayrılmasıyla köyde pek çok iz miras kalmış.
Köyden dışarı çok fazla göç verilince, evler de yıkılmaya yüz tutmuş, 1989 yılında sit alanı ilan ediliyor.
Sonrasında bozulmamış bir alan bulmalarından olacak ki, 80’li yıllarda bir grup idealist yazarın Adatepe’de yaşama kararı ile devlet desteği olmadan tamamen kendi imkanlarıyla yaklaşık yüze yakın evi restore etmeleri ile Adatepe bugünkü modern ütopyasına ulaşıyor.
Modern bir ütopya demekte bir beis görmüyorum, sanata, kültüre katkısı ile bu yeni Adatepe’liler burada dönemin çok ötesinde bir yeni dünyayı yaratmışlar.
Köyün şuanki nüfusu tahminen 400 kişi, eskiden bakkaldan manava esnafların olduğu köyde bugün bir kaç butik restoran kafe dışında ne yazık ki bir esnaf bulunmamakta.
Köyün temizliğini bile yardımlaşma ile yapıyor olmaları bizlere insanlık anlamında bir minik ders daha veriyor.
Önü açık bir yamaçta bulunmasına rağmen Adatepe’nin evlerinin pek çoğunun denizi çok kısıtlı görmesinin sebebi, zamanında korsan saldırılarından korunması olduğunu söylüyor yerlilerden biri. Adatepe sahilden bakıldığında kendisini gizleyebilen bir köy olarak dokunulmazlığını hala korumaya devam ediyor.
Arnavut kaldırımlı sokaklarında bir tırmanışa başlarsanız, dar sokaklarda her biri birbirinden güzel evler köşe başlarında sizi karşılıyor. Kısa bir tırmanış sonrası, Hüseyin Meral Zeytinyağı & Sanat Evi’ne ulaşıyorsunuz. Bilgisini aktarma konusunda oldukça bonkör olan Hüseyin Bey’den ürettikleri organik yağa “zeytin sütü” ismini nasıl verdiklerini dinleyebilirsiniz.
Zeytin sütü, aslında toplanan zeytinlerin poşetlerinde üst üste beklerken doğal olarak akanlardan oluşuyor herhangi bir işlem görmediklerinden 100kg zeytinden ancak 5litre zeytin sütü elde ediliyor. Yıllarca kokusu gitmeyen zeytinyağı sabunlarını da yine Hüseyin Bey’in yerinden alabilirsiniz.
Biraz daha tırmanmaya devam edip, civardaki, yani Adatepe gezi rehberi yazımızdaki en güzel manzaraya ait Taş Mektep’e ulaşıyorsunuz.
Taş Mektep, aslında Adatepe Köyü İlköğretim Okulu, 1985’te öğrenci azlığından kapatılınca, Adatepe’ye yerleşen yeni yerliler Valilikten bu taş binayı kiralayarak restore etmiş ve bir hayali gerçek yaparak, felsefe, sanat alanlarında seminerler ve atölye çalışmalarının yapıldığı bir düşünce okuluna çevirmişler.
Her yıl düzenli olarak genelde Mayıs – Eylül ayları arası koyulan seminerlerle, uluslararası standartlarda bir okula çevirmeyi hedefliyorlar. Bu yılki seminerlere buradan ulaşabilirsiniz . Programları incelediğinizde çocukların da unutulmadığını göreceksiniz, farklı disiplinlerin düşünce yapısına katkısını önemseyen Taş Mektep’te heykel atölyesinden stopmotion’a, antik dinlerden, dönemin trend konularından Game of Thrones söyleşilerine kapsamlı atölyeler / söyleşiler mevcut.
Aslına sadık kalınarak yenilenmiş okulun bahçesinde içinde nilüferler ve kurbağalar olan bir de küçük havuz var, okul biz ziyaret ettiğimizde kapalı olmuş olsa da merdivenlerinde öğrenciler bahçesinde ise öğrenmeye hevesli gençleri hissetmek, hayat etmek hiç zor değil.
Adatepe yolunda ancak merkeze daha yakın olan Adatepe Zeytinyağı Müzesi ile uğramadan geçilmeyecek bir durak, bir kültür olarak yağın; toplanmasından preslenerek sabun yapım tekniklerine kadar araçların sergilendiği bir yer olan Adatepe Zeytinyağı Müzesi Türkiyenin ilk Zeytinyağı Müzesi olma özelliğini taşıyor.
Adatepe’de Ne Yenir
Adatepe merkeze geri indiğinizde mutlaka Zeus Dondurmasından deneyin, lavantadan kekiğe, melisadan balkabağına organik lezzetler sizi bekliyor. Yine İsmail beyin mekanı Hurmalı Kahve’de çeşit çeşit otlu dondurma deneyebilirsiniz. Köyün tek hurma ağacının bu bahçede olduğu söyleniyor.
Merkezde iki çınar arasında kalan Çınaraltı Cafe’de ve alandaki tüm işletmecilerden mevsimine göre koruk ya da karadut suyu içebilirsiniz.
Dutdibi Kahvesi’nde bahçe içi sedirlerden birinde mantı ya da çiğ börek yiyebilir, butik otel statüsünde olan Adatepe Butik Otel’in restoranında da lezzetli zeytinyağlılar deneyebilirsiniz.
Son olarak eğer bu yazı ilginizi çektiyse aşağıdaki yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz;
Adatepe gezilecek yerler rehberimizin sonuna geldik. Sorunuz olduğu takdirde aşağıya yorumlara bırakabilirsiniz.
Aslı Balkan