Amsterdam Gezilecek Yerler
Hepimizin bildiği gibi Amsterdam’ da müzeydi, parktı, meydandı, kanalıydı derken gezilecek baya bir yer var. Yani Amsterdam’ da gezilecek yerler, oldukça geniş bir konu diyebiliriz. Bunun yanında, Amsterdam’da gezilecek turistik yerlerden başka şehirde bisikletle turlamak, kanallar boyunca yürümek bile şehri tanımanız-sevmeniz için yeterli olurç Bu yazımızda, hem sizi sıkmayalım hem de biz sıkılmayalım diye, Amsterdam’ da mutlaka görmeniz gereken yerleri 10 maddelik bir liste halinde derledik.
Aynı zamanda şu yazılarımıza da mutlaka göz atabilirsiniz:
Tüm Dünya’ ya ‘ Özgürlükler Şehri’ olarak ün salmış olsa da binalar ve ara sokaklar ayrı bir güzel, gözünüze gönlünüze hitap ediyor. Üstelik tüm şehri bisikletle de gezebilirseniz, 400 km civarı bisiklet yolu mevcut. Hemen bir uyarı yapalım yeri gelmişken, yürürken ve karşıdan karşıya geçerken bisikletlere ayrıca dikkat edin, istenmeyen kazalar olmasın. Amsterdam’da gezilecek yerler listesine geri dönersek, bu listenin neredeyse tamamını hafta sonu için gitseniz de rahatça tamamlayabilirseniz.
1- Müzeler Bölgesi, Museumplain

Amsterdam’da gezilecek yerler listesinin başında, Museumplain olarak adlandırılmış, Müzeler Bölgesi geliyor. Bölgedeki müzelerin tamamını gezmek isterseniz, baştan söyleyelim 1 tam gününüzü alır. Linkleri aşağıya bırakalım hangisi size daha çok hitap ediyorsa onu ziyaret edin. Giriş ücretleri yetişkinler için pek ucuz değil maalesef. 18 yaş altındaysanız şanslısınız, ücretsiz ☺ Linkleri aşağıya bırakalım hem içerik hem ücretlere göre hangisi sizin için uygun olacaksa bir göz atın.
https://www.rijksmuseum.nl/?lang=en&gclid=EAIaIQobChMIkbj09vyd2QIVQjwbCh2WewTDEAAYASAAEgLIAvD_BwE (İnci Küpeli Kız burada)
Bir de mutlaka biletinizi internet üzerinden online alın ki sıra beklemeyin saatlerce.
Biz bunların arasından Van Gogh Müzesi’ni seçtik, kesinlikle görmeye değer bir müze. Müzede geçirdiğimiz saatlerde Van Gogh’ u ve eserlerini anlamaya çalışarak farklı bir boyuta taşındık. Giriş ücreti 18 yaş üzeri için 18 EUR, evet biliyoruz TL düşününce pahalı oluyor ama bütçeniz elveriyorsa ve ilgi alanınıza giriyorsa, gidip görün.
Van Gogh’ un eşsiz eserlerinin tamamını diyemiyoruz ama birçoğunu bu müzede görebilirsiniz. Bizim favorimiz yukarıdaki resimde gördüğünüz ‘Sunflowers’.
2- Vondelpark

Parklar, şehrin nefes alan noktaları, her zaman en sevdiklerimiz tabii. Vondelpark, Amsterdam’ ın en bilinen parkı. Vondelpark’ ı çok seviyoruz çünkü şehir merkezinde muhteşem bir doğada huzur bulmamızı sağlıyor.
Parkın içinde koşu ve bisiklet parkuru var. İster yürüyün, ister koşun, ister bisiklete binin. Parkta piknik yapmak söylemek gerekir mi bilmiyoruz ama çok keyifli. Sonrası, çimlere uzanıp kitap okumak, meditasyon yapmak... Hava çok soğuksa parkın içinde hoş bir tesis var orada takılıp, ısınabilirsiniz.
Not: ‘Magic Mushroom’ denemek isteyenler de bu parkı tercih edebilir, Jumanji filminden alıntı sahneler yaşamak isterlerse.
3- Red Light Discrit

Yazının başında belirtmiştik, Amsterdam’ ın ‘ Özgürlükler Şehri’ olduğunu. Fuhuşun yasal olduğu bu şehirde, Red Light Discrit diye adlandırılan bu bölgede, sokaklarda gezerken camlarda fahişleri görebiliyorsunuz. Sakın fotoğraflarını çekmeye çalışmayın, büyük kabalık olarak algılanıyor, hemen tepki gösteriyorlar. Hemen gözünüz korkmasın, Amsterdam’ ı dünya çapında ünlü yapan yer burası, Amsterdam’ ın en güvenli bölgesi olduğunu da duyduk ama ne kadar doğru bilemiyoruz☺
Sokaklardaki asıl şov 22.00’dan sonra başlıyor ama gündüz saatlerinde de oldukça hareketli. Seks Müzesi de yine bu bölgede. Aynı zamanda, alışveriş yapmak isterseniz çevrede seks oyuncakları dükkânları da bulabilirsiniz.
Bölgede striptiz şovlar ve seks tiyatrosu sahnelenen birçok mekân mevcut. Biz Casa Rosso adlı mekânda kişi başı 30 EUR ödeyerek seks tiyatrosu izledik. Tuhaf bir tecrübeydi. Şunu söyleyebiliriz izleyiciler tamamen meraktan gelmiş turist ağırlıklı bir kitle.
4- Dev I Amsterdam Yazısı

Tam bir Amsterdam klişesi I Amsterdam yazısı önünde ya da harfleri yanı başında fotoğraf çekilmek. Gerçi Amsterdam’da gezilecek yerlere Museumplain’ i ekledik ancak instagram fotoğrafı bölgesi olarak buraya ayrı yer vermek istedik. Museumplain bölgesindeki, Rjskmuseum’ un hemen önünde yer alan yazının etrafı genelde pek kalabalık oluyor. Dolayısıyla istediğiniz harfle, istediğiniz pozu çekilebilmeniz sabır istiyor. Yılmadan beklerseniz eğlenceli kareler çıkabilir ortaya.
Biz de gittik çekildik tabii bu yazının ilgimizi çeken harflerine hunharca sarılarak. Çok süper bir fotoğraf olmadı ama anı oldu işte☺
Bu yazıda fotoğraf çekilmeyi unutursanız Amsterdam’dan ayrılmadan son bir şansınız daha var, o da Schiphol Havalimanı girişinde, çok da gerekli bir bilgi değil ama aklınızda bulunsun.
5- Coffeeshop’ lar

Amsterdam’ ı çekici kılan bir diğer konu coffeshoplar. Evet, ot, mantar gibi bazı uyuşturucular da Amsterdam’ da legal. Ot satılan ve içen dükkânlara coffeeshop deniyor. Yani Amsterdam’ da coffeeshoplar yalnızca kahve satılan değil aynı zamanda ot satılan mekânlar. Coffeeshoplar’ da alkol bulunmuyor, ikisinin aynı anda tüketilmesi sağlık açısından uygun bulunmadığından. 18 yaşın altındaysanız içeri girmeniz yasak.
Otların hepsinin farklı özellikleri var, kimisi daha sakinleştirici etki yaparken, kimisi daha enerjik kılıyor. Satın almadan önce satıcıyla konuşup tercihinizi belirtin mutlaka. Bir de dumandan hoşlanmıyorsanız ya da alerjiniz, astımınız varsa hiç girmeyin buralara, içerisi inanılmaz duman altı tahmin edersiniz.
Dampkring, Green House, Barney en iyilerden. Bulldog ise en çok şubesi olan. Denemek isterseniz, otlu kekler de satılıyor buralarda, baya çay kahve eşliğinde yiyebilirsiniz. Fakat yedim bana bir şey olmadı bir tane daha yiyeyim demeyin etkisini 1 saat sonra gösteriyor, bilginiz olsun.
6- Anne Frank’ın Evi

Anne Frank’ ın Hatıra Defteri adlı kitabı okuyanlar bilir, Anne Frank, Nazi işgalinden kaçarken saklandıkları evde yaşadıklarını ve ülkenin durumunu paylaştığı günlükler tutuyor. Evden tek sağ çıkabilen babası kızının günlüklerini kitap haline getiriyor.
1940-1942 yılları arası saklandıkları ev, şu an müze olarak ziyaret edilebiliyor. Kitabı da okuduysanız burayı gezmek için mutlaka zamanınızın bir kısmını ayırın, gerçekten çok etkileyici. Biletinizi gitmeden internet sayfası üzerinden online almanızı öneriyoruz, 2 saatinizi sıra bekleyerek harcamanızı istemiyoruz.
http://www.annefrank.org/en/Museum/Practical-information/Online-ticket-sales/
Müzeye giriş ücreti, yetişkinler için 9 EUR, 10-17 yaş arası için 4.5 EUR, 9 yaş ve alı için ücretsiz. Açık olduğu gün ve saatleri sitesi üzerinden kontrol etmeniz daha uygun olacaktır, şu an bir çalışma olduğundan.
7- Dam Meydanı

Amsterdam’ ın en ünlü meydanı olan Dam Square’ da Kraliyet Sarayı, Madame Tussauds ve birçok tarihi bina bulunmaktadır. Aynı zamanda Amsterdam’ daki alışverişin merkezi de burasıdır.
Madame Tussauds, balmumu heykellerinin sergilendiği, eğlenceli olduğunu söyleyebileceğimiz bir müze. 16 yaş üzerine giriş ücreti 20 EUR. Bizce çok gerekli değil ama ilginizi çekiyorsa biletinizi online olarak alabilirsiniz.
Bu meydanın etrafındaki cadde ve sokaklar tam bir alışveriş cenneti. Aynı zamanda birçok cafe ve restoran da mevcut. Alışverişinizi yaptıktan sonra güzel bir kahve içip yanında da iyilerinden bir stroopwafel yiyebilirsiniz.
8- Bloemenmartkt, Çiçek Pazarı
Laleleriyle meşhur olan Hollanda’ nın gelmişken bir çiçek pazarına uğrayın. Sadece lale yok bu pazarda. Birçok farklı çiçek ve bu çiçeklerin tohumu da var. Amsterdam Bloemenmarkt, en ünlüsü. Alıcı olmasanız da renkli çiçeklerin arasında yürüyüp koklayabilirsiniz. Alerjiniz varsa uzak durun tabii.
Unutmadan, ilk lale soğanının Osmanlı’dan Hollanda’ ya gönderildiğini belirtelim. Vakti zamanında Osmanlı’ ya gelen bir ateşeye hediye ediliyor lale soğanı.
9- Kanalda Tekne Turu

Kanal turlarını çok turistik aktiviteler olarak bulsak da Amsterdam Gezilecek Yerler listemize eklemeden edemedik.
Bu turları yapan farklı firmalar mevcut. Biletlerinizi önceden online satın alabilirsiniz, aşağıdaki link üzerinden. Farklı konseptlerde turlar mevcut, öğle ya da akşam olarak da tercih edebilirsiniz.
https://www.tours-tickets.com/en/canal-cruises/
Heineken Experience’ ın önü bu turların hareket noktası, görevlilerle görüşüp kendinize özel turlar da düzenletebilirsiniz.
10- Heineken Experience

Hollanda’ nın dünya çapında ünlü bira markası Heineken’ a ait bir bira müzesi diyebiliriz, bu müze içerisnde yapılan gezintiye de Heineken Experience deniyor. Bira yapımı süreci hakkında bilgilendirici bir tur.
Turistlerin yoğun ilgisini çeken turun biletleri önceden tükeniyor, bu sebeple kapısından dönme ihtimaliniz var. Bu ihtimali ortadan kaldırmak için aşağıdaki link üzerinden biletinizi önceden alın deriz. 1 kişi için turun fiyatı 16 EUR.
https://tickets.heinekenexperience.com/?_ga=2.92980829.1749841980.1518616586-1646467479.1518616586
Bizim bu aktiviteye ayıracak zamanımız olmadı, ama aldığımız duyumlara göre çok büyük beklentiler içinde gitmemenizi tavsiye ederiz.
Eğer henüz biletinizi almadıysanız size şu yazımızı önerebiliriz: Ucuza Seyahat Etmenin Yolları
Bir Amsterdam’da Gezilecek yerler yazımızın sonuna geldik. Eğer, Amsterdam’da nerede kalınır, nerelere gidilir vs derseniz, Amsterdam Gezi Rehberi sayfasına dönebilirsiniz.
Melike Yaka
Merhaba,
Oncelikle sunu soylemek istiyorum, yazilarinizi cok begeniyorum ve kendi bakis acima uygun buluyorum cunku hic abartmadan tamamen dogru objektif sekliyle yaziyorsunuz.Amsterdam bana gore yazilmasi en zor yerlerden biri.—– Biz dun Amsterdam’dan donduk. 12 yasimdaki kizimla yasadigimiz yere yakin bu sehire gunubirlik gittik. Centro tren garindan Dam meydanina yuruduk.Oradan cicek pazarina ugradik Van Gogh muzesine gittik. Kanallarin kenarlarinda yuruduk.— Tren garindan ciktigimizdan itibaren sokaklardaki duzensizlik,kirlilik, eski olmasi degil de bakimsizlik hic hosumuza gitmedi. Dogrusu insanlarin niye bu kadar abarttigini anlayamadik. Lutfen yanlis anlamayin ben cok sasirdim o nedenle soruyorum ve geldigimden beri arastiriyorum. Hayir insanlarin gorup de bizim goremedigimiz neydi acaba ? Yoksa biz 1 gun giderek gormemiz gereken yerlerimi goremedik veya iyice arastirma yapmadan gittik de yanlis yollardan mi yuruduk? Herkesin methettigi Metropolitan café de waffle bile yedik. Onceden yapilmis beklemekte olan waffle lari servis ettiler. Cafeler hic temiz degil, kucuk ozensiz yerler. Dam meydanindaki Grand hotelin cafesini farkettik de birseyler atistirabildik.Anliyorum ki insanlar oraya sadece uyusturu ve bunun gibi seyler icin gidiyorlar. Dolayisiyla nerede gezdiklerini farketmiyorlar. Uyanik politikacilari belliki bakmislar gelen yok giden yok onlarda uyusturu gibi seylerle turizm yapmayi bulmuslar. belki bahar aylarinda cicekler acinca sehir cicekler sayesinde daha hos gozukebilir ama gidilebilecek Roma Venedik Madrid ve bunlar gibi bir suru sehir varken degmez bir sehir bana gore. Elbette siz blog sahibi olarak benim yazdiklarimi yazamazsiniz ama belki yorumumu goenlere bir faydam olur. Kisaca eger ailece gercekten bir yerler gormek istiyorsaniz bosuna bu sehire gitmenize gerek olmayan bir sehir.
Merhaba 🙂
Güzel yorumunlarınız için teşekkürler. Kesinlikle her insanın seveceği destinasyon ve şehir farklı. Bu kişiden kişiye değişmekle birlikte, gittiğiniz zamana, birlikte seyahat ettiğiniz insanlara, ne kadar güzel vakit geçirdiğinize hatta hava durumuna göre bile değişiyor. Belki hayatınızın başka bir döneminde seversiniz. Umarız sonraki seyahatiniz güzel geçer. Sevgiler 🙂